Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eşgenel Başkanı Sebahat Tuncel, Eşgenel Başkan Yardımcısı Mehmet Arslan, MYK üyeleri Semra Demir, Berat Ahlı ve Hüseyin Altun, Kars’ta partisinin İl eşbaşkanlığını ziyaret etti.

DBP Kars il eşbaşkanları Yeliz Çopur, Önder Fidanboy, HDP Kars il eşbaşkanları Cengiz Topbaşlı ve Şengül Mehmetoğlu ile birlikte partililerle bir araya gelen Tuncel, gazetecilerle açıklamada bulunarak siyasal süreci değerlerdi.

Tuncel açıklamasında, Türkiye’nin çok ağır bir dönemeden geçtiğini ve savaşın gittikçe derinleştirildiği bir sürece doğru sürüklediğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve hükümet yetkililerinin “Kıyamete kadar savaş” söylemlerini eleştiren Tuncel açıklamasında: “Kıyamete kadar savaş’ diyenler gidecek. Zafer direnen halkımızın olacak. Kobani düştü düşecek diye seviniyorlardı. Kobani direndi ve tüm insanlığa direnmenin nasıl olduğunu gösterdi. Bugün bütün dünyanın gözü Rojava’da dır. Şimdi Rojava’daki devrimciler Rakka ve Münbiç hamlesiyle Daiş’e alanı dar ediyorlar. Suriye için çözüm projeleri üretiyorlar. Suriye’de federatif bir yapı için çalışmalar yürütüyorlar. Bu sadece oradaki Kürtlerin değil tüm halkların kazanımı olacaktır. Demokratik Cumhuriyet perspektifi orada da hayata geçiriliyor.” Dedi.

AK PARTİ, MÜZAKERE MASASINA DÖNER Mİ?

Ülkedeki barış umudunun halklarda olduğunu ve AK Parti’nin müzakere masasını yaktığını da ileri süren Sebahat Tuncel: “Dolayısıyla umut bizlerde de ve sizlerdedir. Yani umut halkımızdadır. AKP ile bu iş olur mu? AKP yeniden masaya döner mi? Olmaz. Onlar masayı yıkmadılar, masayı yaktılar. Cumhurbaşkanı o masa bir daha kurulmasın diye masayı yaktı. Dolayısıyla Erdoğan ve AKP ile barış sürecinin olması mümkün değildir. Barış bizlerle olacak. Biz o masayı Türkiye halklarıyla ve demokrasi güçleriyle birlikte yedinden kuracağız ve bu ülkede barışı inşa edeceğiz. Bundan başka bir şans ve seçenek yoktur. Halkımız sakın ha sakın moralini bozmasın. ‘Bu süreç böyle mi devam edecek’ diye sormayın. Çok ağır bir süreçten geçiyoruz. Ortam da bedelleri de çok ağır. Ama bu ağır süreci ortadan kaldıracak olan ve bu süreçten çıkışın yolu bizim daha çok yan yana gelmemizden, daha çok örgütlenmemizden ve Faşizme karşı direnmemizden geçiyor. Onların gidişi yakındır ve Türkiye büyük bir dönemeçtedir. Ya Türkiye Kürt halkıyla iyi ilişkiler kuracak, böylece Türkiye Demokratikleşecek bir noktaya götürülecek. Yada Kürtlere düşmanlık krizi, savaşı ve kaosu daha da derinleştirilecek. Ama burada kaybeden sadece Kürtler olmayacak, burada kaybeden Türkiye olacak. Bu durumun altını kalın çizgilerle çiziyoruz.” Dedi.

BİZİM ÇAĞRIMIZ TÜRKİYE HALKLARINADIR

Basın emekçileri aracılığıyla kamuoyuna çağrıda bulunduğunu da açıklayan DBP Eşgenel Başkanı Sebahat Tuncel: “Bizim çağrımız AKP ve CHP’ye değil. Onlardan bir şey gelmez. Bizim çağrımız Türkiye halklarınadır. Türkiye halkları eğer demokratik bir gelecek kurmak istiyorlarsa, eğer bu savaş politikalarına ‘Hayır’ demek istiyorlarsa, Türkiye’nin demokratik geleceğinden yanaysalar, o zaman Kürt halkının temsilcileriyle ve halkıyla yeni bir gelecek kurmak zorundadır. Başka çare ve çözüm yoktur. Bu ülkeyi yönetenler, bu ülkenin halkları için ve bu savaş derinleşirse diye en ufak bir kaygı gütmüyorlar.

TÜRKİYE ŞU ANDA EKONOMİK OLARAK ÇOK ZOR DURUMDADIR

Türkiye şu anda ekonomik olarak çok zor durumdadır. Turizm çöktü, küçük esnaf kan ağlıyor, insanlar giderek yoksullaşıyor, yoksul ile zengin arasındaki uçurum her geçen gün artıyor. İnsanlar evlerine bir parça ekmek götüremez hale geldi. Yoksulluk sınırı 4 bin TL’yi, açlık sınırı 2 bin TL’yi aştı. Asgari ücret bin TL civarında. Ama iktidarın şu anda yaptıkları şeyler, bu ülkenin sorunlarını çözmek değil, sadece savaşı derinleştirmektir. Şu andaki savaş politikalarının artık dünyada geçerliliği kalmadı. Dünya lideri olan Erdoğan artık yalnızları oynuyor. O’nun dostları azalırken, Kürtlerin dostları çoğalıyor.” Şeklinde konuştu.