Çocuklardan Fatma Aydın:
- "Hava sıcak olunca yanımızda getirdiğimiz tahta ve çadırdan hem kendimizi hem bilikleri güneşten korunmak için yer yapıyoruz"

 Kars'ta, eti yöresel lezzetlerin başında gelen ve birçok besicinin geçim kaynağı olan kazların "bilik" olarak adlandırılan ilk yavruları çocukların gözetiminde meralara çıkmaya başladı.

Türkiye'de kaz yetiştiriciliğinde marka haline gelen Kars'taki besiciler yetiştirdikleri kazları güz döneminde satarak kazanılan parayı özellikle çocuklarının eğitimine harcıyor.

Kentte kaz yetiştiriciliğinin önemli alınlarından Arpaçay ilçesine bağlı Kuyucuk köyünde de kaz yavruları büyüme aşamasında besicilerce titizlikle bakılıyor.

Kazların "bilik" olarak bilinen ve havaların ısındığı şu günlerde meralarda otlatılmaya çıkartılan yavruları zaman zaman yabani hayvanların saldırısına uğrayabiliyor.

Bu nedenle yöredeki çocuklar kazları büyütülüp satılana kadar tilki, karga gibi yırtıcı hayvanlardan koruyor.

Hafta sonları ve okul çıkışında bir araya gelen çocuklar hem kaz yavrularını koruyup hem de birlikte eğlenceli vakit geçiriyor. 

Havaların sıcak olduğu zamanlarda kendi imkanlarıyla yaptıkları çadırın içine girerek güneşten korunan çocuklar, kaz yavrularını da tahta ve çadırdan yaptıkları konaklarda güneşten koruyor.

Öğretmenlerin verdikleri ödevleri de kaz yavrularının yanında yapan minik çocuklar sıcak görüntüler oluşturuyor.

Çocuklardan Emre Can Aktaş AA muhabirine yaptığı açıklamada, okul çıkışı arkadaşlarıyla bir araya gelerek kaz otlattığını söyledi.

Burada hem kaz yavrularını koruyup hemde kitap okuyup ders çalıştıklarını ifade eden Aktaş, "Okuldan geldikten sonra 'bilik'leri otlatıyoruz, güneş olduğu zaman yaptığımız çadıra girerek serinliyoruz, kitap okuyoruz, ders çalışıyoruz, oyun oynuyoruz böyle eğlenerek vaktimizi geçiriyoruz." diye konuştu.

Çocuklardan Fatma Aydın ise kaz yavrularını büyüyene kadar tilki, karga gibi hayvanların koruduklarını ifade etti.

Kendilerinin bu durumu eğlenceye dönüştürüp güzel vakit geçirdiklerini anımsatan Aydın, "Okuldan geldikten sonra arkadaşlarımızla bir araya geliyoruz, canımız sıkılmasın diye oyun oynuyoruz, kitap okuyoruz, ders çalışıyoruz. Hava sıcak olunca yanımızda getirdiğimiz tahta ve çadırdan hem kendimizi hem bilikleri güneşten korunmak için yer yapıyoruz." dedi.